Şırnak 23.Jandarma Sınır Tümen Komutanlığı Telefonu: 0 486 216 65 00
Bu telefon numarası zaten birçoğunuza email yoluyla gelmiştir, ama ben buraya da yazıyorum.
Biz aradığımızda orada gecenin üçüydü, nöbetçi askerle konuşabildik; herkes arıyor, bu bizi çok mutlu ediyor dedi. Bu cümleyi gelen emaillerde de okumuştum, askerden de duyduk. Tanımadığım bir askerle ilk defa konuşuyor olmak, onun ondört arkadaşını kaybetmiş olmasının üzüntüsünü hissetmek, onun da iki gün sonra şehit haberini alma korkusunu yaşayan ailesini düşünmek, insanın boğazını düğümlüyor.
Özellikle yurtdışında yaşayanlara seslenmek istiyorum aslında, uzağız ama hep yanınızdayız demek için iki dakika ayırın, lütfen.
19 comments:
Sevgili Sanem, bu bana e-mail yoluyla filan gelmedi, cok iyi yapmissin yazarak, inan su anda g�zlerim yasardi...Bugun Mine Kirirkkanat'ta cok guzel yazmis bu konuyla ilgili, bu firsatla okumayanlara okumalarini �neririm...
On beş fidandı onlar.
Dün annelerinin bir taneleriydiler.
Dün umuttular babalarının gözlerinde.
Dün Ayşelerin,Zeyneplerin,Hacerler-
in nişanlısıydılar,sözlüsüydüler,
yavuklusu belki de eşleriydiler.
Dün Ahmetlerin,Uğurların,Mehmetler-
in babasıydılar.
Bayram da gelip el öpeceklerdi.
Kardeşlerinin saçlarını okşayıp,
baklava tepsisini şöyle bir yokla-
yacaklardı.
Gelmeyenler Kadir Gecesini ve Bayram kutlamalarını telefon buldukları ilk yerden yapacaklar ve
bir sonra ki bayram için sözleşeceklerdi.Ama olmadı.
Kahpe bir pusuda,vatan için can verdiler.Kanlarının yerde kalmaya-
cağına inanıyor,onlara kıyan canileri lanetliyorum.Nur Aksoy
Demokratik ve laik Cumhuriyetimizin
temel güvencelerinden olan
Mehmetciklerimize yapılan hain saldırıyı şiddetle kınıyor,Atatürk
Devrim ve ilkelerini,Ulusumuzun
birliğini,Yurdumuzun bütünlüğünü,
Ulusal Egemenliğimiz ve Bağımsızlığımızı tehlikeye atmak
isteyen her türlü eyleme karşı tüm
duyarlı vatandaşlarımızı,Sivil Toplum Örgütlerini,Resmi Kurumları
el ele ve birlik içinde olmaya
davet ediyorum.Ayşegül Pırlanta
Canim, cok yazik, kac ocaklar sondu gitti. Turkiye'mizi, Ataturk'umuzun cumhutiyetini yikmaya kimsenin gucu yetmeyecek, elbette ki hesabi sorulacaktir.
Bir asker kizi olarak, sehitlerimizin ruhlari sad olsun diyor, ailelerine bas sagligi diliyorum.
Guzel bir bayram diliyor, sevgilerimi gonderiyorum.
Oğlu oralarda asker olanların güm güm atan kalplerinin sesini iyi bilirim. Benim oğlum da oralarda asker olarak bir yıl geçirdi.
Ben de o telefondan aradım ama devamlı meşgul sesiyle karşılaştım.
Bu oyun yıllardır sürüyor. Ve bu oyunu piyasaya sürenler de demokrasiden nasibini almamış Batılılar.Lobilere teslim bayrağını çeken Amerika...
CUMHURİYET KANLA KURULMUŞTUR.
GEREKİRSE KANLA KORUNUR.
MİSAKI MİLLİ SINIRLARINI HİÇ BİR
EMPERYALİST GÜÇ BOZAMAZ.
KEMALİST DEVRİM YENİDEN CANLANACAK;
ÜNİTER ULUS DEVLET EBEDİYETE KADAR
TEK BAYRAK ALTINDA YAŞAYACAKTIR.
MEHMET ÇAĞLAR
Öncelikle bütün sehitlerimize Rabbimden rahmet acili ailelerine bassagligi diliyorum. Bayram arzusuyla yanan aileler,yüreğimize düşen ateşle kavruldular. Onlara kiyan canlari lanetliyorum.
F İ DA N I M M E H M E T
Dün gibi hatırlarım ananın kucağında güzel kocaman gözlerinle meme
emişini,önlüğünü giyip okula başlayışını,arkadaşlarınla kırlar da koşmanı...
Dün gibi hatırlarım on yedi yaşında boyunun bir selvi gibi uzamasını,
Fatma'ya ilk tutulduğun günleri,kına gecenizi,horonlar tepip,sarı zeybekle
dizlerini yere vuruşunu...
Dün gibi hatırlarım son torunumuz Ahmet'i kucağımıza verişini,her gün baba
evine gelip ellerimizden öpüşünü,nasıl hayırlı bir evlat yetiştirdiğimizi,ananın
dualarını...
Dün gibi hatırlarım vatan görevi için davul zurnalarla giderken,''herkes sana
emanet baba'' demeni...
Mehmet,Mehmet,Can Mehmet ben de demiştim ki:''VATAN SİZE EMANET.''
Mektupların geldi,resimlerin geldi,telefonların geldi.Gül kokulu Mehmet'im
tabut içinde işte sen de geldin. hoş geldin,sefa geldin...On beş değil
on bin değil,milyonlarca şehiti olan Misakı Milli'ye hoş geldin.
Ağlamadım evlat,gurur duydum.Hatta hangi cephede kaldığı bilinmeyen
şehit dedene sevinir gibi sana da sevindim.
Üzülme Mehmet,çiğerim yanmıyor,sol tarafım ağrımıyor !..
Üzüntüm bir tek şeye be Mehmet...
Ölecekse senin gibi bir yiğit bu vatan için;ya er meydanın da göğüs göğüse
vuruşarak ölmeliydi,ya da mevzisi belli bir düşmana hücum ederken gelen
bir kurşunla...
CEPHESİ,MEVZİSİ BELLİ OLMAYAN KALLEŞ BİR PUSU...
AMA SİLAHLARIN,MERMİLERİN MENŞE ŞEHADETNAMESİ BELLİ BİR PUSU !...
Evet üzülmüyorum on beş fidanın toprak olmasına;çünkü biliyorum ki
yetmiş milyonluk büyük Kuvai Milli'ye ormanın dan düşen tohumlar her
bahar yüz binlerce fidan olarak yüzlerini güneşe çıkartacak.
VE İŞTE SİZ ON BEŞ FİDAN VE DİĞERLERİ GÜBREDİR,GIDADIR KÖKLERİ
ÇOK DERİNDE OLAN BU SARSILMAZ ULU ÇINARA !..
Müvit
Sanemcim benim de senin sayende haberim oldu bu numaradan. Okur okumaz telefon açtım, bayramlarını kutladım. Sizin acınız bizim acımız, sizlerin sayesinde biz evimizde huzur içinde oturuyoruz, Allah yolunuzu açık etsin daha da başka bir şey söyleyemiyorum boğazım düğümleniyor" dedim ve belki de yarın şehit düşecek bir Mehmetçikle bayramlaştım. O kadar duygulandım ki şu anda cümleleri toparlayamıyorum. Ama iyi ki bizleri de haberdar etmişsin, en azından yalnız olmadıklarını bir kez daha sayende hatırlatmış oluyoruz onlara.
Bu arada senin de bayramın kutlu olsun Sanem'cim :)
Çok çok öperim,
Sevgiler :))))
Sevgili Sanem,
maalesef buruk Bayramini Kutlar, Sehitlerimize Allah tan rahmet Ailelerine sabirlar dilerim.
Oyunlarini kanla kursunla uzerimizde surdurmeye calisanlarin, SEHITLERIMIZIN AKITTIKLARI KANLARIYLA BOGULACAKLARI GUNLERI GORMEK DILEGIYLE...
Sana cok cok tesekür ederim.Numarayi not ettim insal. hep ariycaz artik.Sehit ailelerin basi sag olsun,türkiyenin basi sag olsun.Allah askerlerimizi korusun.
BAYRAMIN KUTLU OLSUN
Ne hayırlı bir iş yapmışsınız Sanemciğim. Yanlarında olduğunuzu hissettirmeniz müthiş bir moral olmuştur. İlk kez senden gördüm telefon numarasını. Not ettim, yüreğim dayanabilirse arayacağım. Düşündükçe gözyaşlarımı tutamıyorum. Son olay bana çok koydu. Sona ermeli artık bu pislik, bedeli ne olursa olsun biz bunu istiyoruz. Bayram olmadı doğal olarak. Dilerim gelecek bayramlarda eski coşkuyu ve sevinci yaşayabiliriz. Öpüyorum
Sanem...
Senden aldim bu anlamli hediyeyi.
Hatlari cok mesgul etmek istemedim bastan ama telefon hemen düstü(!)...
Az önce bir erle konustum. Adini bile bilmiyorum. Jandarma santralde.. Yurtdisindan ayriyorum dedim. Aynen senin söylediklerini söyledi. Aranmaktan cok mutlu oldugunu söyledi, asil bana iyi bayramlar diledi. Gencecik bir asker belli. "Vatani ilelebet koruyacagiz, sizin iciniz rahat olsun" demez mi bana...
Hepiniz evinize sagsaglim doneceksiniz dedim. Ve donecekler de...
Somut birseyler yapamamak, ya da yapabileceklerimden aninda sonuc alamamak rahatsiz ediyor...
Yasamadan onlarin acisi tam hissedilemez. Ayni dünyada bambaska yerlerdeyiz. (Sinif arkadasim da Sirnak da doktormus. Yeni haberdar oldum)
Iyi bayramlar sana Sanem... Tekrar tesekkurler :)
Canım onların sesini duyduğumda, sanki oradaki kendi evlatlarımmış gibi duygulandım. Boğazıma bir yumruk oturdu kaldı. Anlatamıyorum o anki hislerimi. Fidan gibi Mehmetler sesleriyle göründüler bir anda beynimin içinde. Onları Allah korusun. Ölenlerin de mekanı cennet olsun. Öperim seni, duyarlı, güzel Gurbet Kuşum..
Sevgili Sanem, harika bir paylaşım, Rabbim onları şerden korusun, bizler bayramı yaşayamadık ama cumhurun başı şakır şakır kızını evlendirdi. Pes demekten başka ne denir....Şahsen ben çadır tepelerine göçsün demiştim, ucundan dönmüş:(((
Bayram gibi bayramlar dileği ile
Sevgiyle kal
sanem ilk kez senden duyuyorum ve resmen kaldım...
ne güzel ne duyarlı bir düşünce kim akıl ettiyse sağolsun...
ağlamaktan konuşabileceğimi sanmıyorum ,destek olacağıma moral bozarım diye korktum kendimden...
arayanların ağzına yüreğine sağlık....
Ne zor isleri o cocuklarin! Biz guneydoguya gezmek icin gittigimizde gormustum, in cin top oynayan yerde bir kucucuk viraneden korka korka firlayip senden kimlik soruyorlar. Ne siginacak yerleri var dogru durust. :o(
www.elifsavas.com/blog
Sanemcim bana da gelmedi bu telefon, çok çok güzel düşünülmüş, mutlaka arıyacağım, Kazakistanı temsilen ben de askerlerimizin yanında olduğumu hissettirmek istedim mehmetçiklerimize.. Habertürk de çok güzel bir bağış kampanyası yapıyor şehit yakınları için, belki duymamışsındır diye yazmak istedim.. paylaştığın için teşekkürler
Yazarlar
17 Ekim 2007
Bekir COŞKUN
bcoskun@hurriyet.com.tr
Dış politikanın içi...
BEN hiç böyle "dış politika" görmemiştim.
Diyelim ki Ermeni meselesi yüzünden Amerika’ya kızan Türkiye büyükelçisini geri çekti.
Ama davul-zurna ile Başbakan gidiyor...
(Belki kamuoyu "gitme" kampanyası başlatabilir. Ancak ben bilirim; kimse arkadaşı tutamaz.)
(........)
Kuzey Irak’a girmek için "tezkere"yi TBMM’ye sevk eden iktidarın en çok verdiği mesaj ne:
"Tezkere gireceğiz anlamına gelmez..."
Hükümet sözcüsü Cemil Çiçek daha tezkereyi açıklarken "İnşallah kullanmayız" dedi.
Öbürleri pekiştirdiler:
"Tezkere gireceğiz demek değil..."
"Gireceğiz diye bir şey yok..."
"Girmesek de olur..."
Yazımın tam burasında Başbakan’ın dün Meclis grubunda yaptığı konuşma geldi Anadolu Ajansı’ndan, yine aynı şey:
"Meclis’ten tezkerenin geçmesi hemen bir operasyon yapılacağı anlamına gelmez..."
O zaman demek ki bu tezkere "girmemek" için lazım.
*
Herhalde anlıyorsunuzdur:
PKK terörüne karşı bir şey yapmak istiyorlar istemesine, ama yapamıyorlar.
Onlar da yapıyormuş gibi yapmayı deniyorlar.
O zaman işte böyle oluyor.
(........)
Hepimiz biliyoruz ki "BOP" ve onun vazgeçilmez parçası "Ilımlı İslam" ABD’nin bir projesidir ve bu arkadaşlar bu projenin gönüllü ilk uygulayıcılarıdır.
Kısacası bu iktidarın dayanağıdır ABD.
Ve iktidarını ABD’ye borçlu olup da ABD’ye dayanarak ayakta duranlar, asla ABD’nin istemi dışında davranamazlar.
Bu yüzden; "operasyon yapmak için tezkere" kısmı, çocuklarının tabutuna sarılıp ağlayan toplumu biraz olsun avutmak için... "Bu operasyon yapacağız anlamına gelmez" kısmı ise ABD içindir...
İşte tüm olanların en kısa anlatımıdır:
Yapıyormuş gibi yapmak...
İzledikleriniz ise dış politikanın içidir.
Ne yapacaksınız
Post a Comment